BUDAPEŞTE

Genel Bilgi

Budapeşte…. Kendisi Macaristan’ın pek bi güzel başkenti olur. Buda ve Peşte olarak ortasından geçen Tuna nehrinin ayırdığı iki yakadan oluşur. Gitmeden önce araştırdığımda çok romantik, işte illa sevgilinizle gidin vs gibi yorumlar okumuştum. Evet şehrin genel anlamda öyle bir havası var ancak bu şehir romantik olduğu kadar eğlenceli de bir şehir. Yani gayet arkadaşlarla gidilip eğlenebilinecek bir yer aynı zamanda.

Her noktası tarih kokan, her köşe başında bir sanat eseri bina görebileceğiniz bir kent burası. Bazı binalar okadar görkemli ve güzel ki dakikalarca seyre dalabilirsiniz.

Daha yeni dönmeme rağmen, ortasından sakin sakin akan tuna nehrini, görkemli yapılarını, her köşe başındaki mojitocularını, eğlencesini ve daha bir çok şeyini şimdiden özlediğim (sanırım doyamamışım daha) ve en kısa zamanda tekrar gitmeyi planladığım bir kent burası.

Çok büyük olmaması nedeniyle bu şehre doya doya 3 yada 4 gün ayırmanız fazlasıyla yeterli olacaktır. Genel bir tur destinasyonu olduğu için şehirdeki turist sayısı oldukça fazla ve bu sebeple bir çok şey turistlere göre hazırlanmış durumda. Her yerde İngilizce açıklaması yazan şeylerle karşılaşmanız mümkün. Halkın neredeyse tamamı İngilizceye hakim. Bu yüzden dil anlamında bir sıkıntı çekmezsiniz.

Halaszbastya

Havası yaz aylarında oldukça sıcak ve nemli. Ağustos ayında ziyaret ettiğimde, gündüz dışarda dolaşmak ciddi anlamda bir işkence oluyordu L ama yine de her yerinde rahatlıkla bulabileceğiniz kahve dükkanları, cafeler ve seyyar mojitocularıyla serinleyebileceğiniz birşeyler içmeniz mümkün. (Biz mesela su yerine mojito içmeyi tercih ediyorduk, işe yarıyor tavsiye ederim J )   

                          

Buarada kış aylarıysa oldukça sert ve soğuk geçiyormuş benden söylemesi.

Nasıl Gidilir ?

Şu sıralar Wizzair’in uygun fiyatlı seferleri yine başladı. Uygun tarihlerde 100-200tl’ye gidiş dönüş bilet bulmanız mümkün (Tek yön bileti 20€’ya almışlığım var J ) . Yalnız Wizzair’in bagaj politikasını araştırmanızda fayda var. Sırt çantası dışındaki kabin bagajına bile ücret alıyorlar.

Wizzair'in uçakları gayet güvenilir sakın korkmayın

Nerede Kalınır ?

Budapeşte, kalacak yer konusunda çok zengin bir şehir. Şehrin merkezinde bir çok Hostel ve Hotel bulabileceğiniz gibi, ev kiralama yoluna da gidebilirsiniz. Genel anlamda konaklama fiyatları gayet uygun. Örneğin şehrin tam anlamıyla merkezindeki şirin bir hostelde günlüğü 7€’ya kalabilirsiniz. Yine merkezdeki bir evi de günlük yaklaşık 35-40€’ya kiralamanız mümkün.

Kalacak yerinizi ararken, V.Kerület ve Belvaros civarından bakarsanız çok rahat edersiniz.

Şehir İçi Ulaşım

Şehir içi ulaşımda gayet gelişmiş bir şehir burası. Çok yaygın bir metro ağı’nın yanı sıra, troleybüs, otobüs ve tramvaylarla her noktaya ulaşmanız mümkün. Toplu taşıma için günlük kartlardan almalısınız,yalnız her taşıma aracınınki farklı oluyormuş ve çok sık kontroller yapılabiliyormuş. Dikkatli olun da ceza yemeyin J

Aslında şahsen bana sorarsanız bunların hiç biri gerekli değil. Bütün şehri yürüyerek bile dolaşabilirsiniz. Ya da yürümekten sıkılırsanız, günlük 5-10€’ya bir bisiklet ya da 20-25€’ya bir scooter kiralayıp dolaşma işini eğlenceye de dönüştürebilirsiniz. Taksi fiyatları genel anlamda İstanbul’a yakın.

Biz genelde bununla dolaşsak da toplu taşıması da mevcut :)

Nerelere Gitmeli ?

Budapeşte’de özellikle fotoğraf çekmeyi seviyorsanız gitmeniz ve görmeniz gereken yer çok. Ama düzenli bir plan yaparsanız 1 günde bile rahatlıkla hepsini görebilirsiniz. Nehir üzerinde botla gezinti yapmanızı da tavsiye ederim. Genel anlamda gidilebilecek yerleri aşağıya yazdım.

Zincirli Köprü ( Szecseny Lanchid) : Tuna üzerinde bulunan köprülerden en güzeli, en ihtişamlısı. Özellikle gece ayrı bir güzel.

Zincirli Köprü

Zincirli Köprü

St. Stephen kilisesi : Çok gösterişli bir kilise. Küçük bir meblağ ödeyip mutlaka tepesine çıkın. Çıkması biraz yorucu ama sonrasında göreceğiniz enfes Budapeşte manzarasına emin olun değer.

St. Stephen Kilisesi

St.Stephen'ın kulesi

St.Stephen'ın kulesi

Buda Castle (Budai var) : Budapeşteye hakim bir tepede bulunan görkemli ve çok büyük bir yapı. Etrafındaki dükkanlardan çeşitli hediyelik eşyalar almanız da mümkün.

Budai Var

Budai Var

Matyas kilisesi(Matyas Templom): Yapımına 1015 yılında başlanmış, gothic tarzdaki kilise. Mutlaka görülmeli. Buda kalesine oldukça yakın.

Matyas Kilisesi

Balıkçılar Burcu (Halaszbastya) : Neo-Gothic tarzında yapılmış ilginç bir yapı. Eşsiz bir manzaraya sahip. Matyas kilisesinin hemen yanında. Kendinizi masallar diyarında hissedebilirsiniz uyarayım :) Güzel fotoğraflar çekilebilir.

Halaszbastya

Halaszbastya

Halaszbastya

Halaszbastya

Geller tepesi (gellért-hegy): Yine manzara anlamında başarılı bir yer. Gidilmesi diğerlerine göre biraz daha zor olabilir.

Gül baba türbesi (rózsadomb): Ben gidip göremesem de, Türklerden geriye kalan nadir yerlerden biri.

Kahramanlar meydanı (hosök tere) : Oldukça büyük bir meydan. Güzel kareler yakalanabilir.

Sinagog (dohány utcai zsinagóga) : Dünyanın en büyük sinagogu. Hemen etrafındaki sokaklarda İsrail’e özel yemekler bulmanız mümkün (humus gibi)

dohány utcai zsinagóga

Parlamento Binası : Hayatımda gördüğüm en görkemli yapılardan biri gerçekten. Tuna kenarında bulunuyor. Özellikle geceleri ışıklandırmasıyla birlikte manzara müthiş.

Parliament Building

Parliament Building

Parliament Building

Vaci Utca : Budapeştenin en işlek caddelerinden biri. Bir nevi bizim Budapeştenin İstiklali diyebiliriz.

Ne yemeli, Ne içmeli ?

Bu şehirde her alanda olduğu gibi yemekte de seçeneğiniz çok fazla. Macar restorantlarından tutun İtalyan ve çin restorantlarına kadar uzanan bir dolu restoran listesi sayabilirim ama siz siz olun gittiğiniz yere özel yemeklerle doyurun karnınızı J

Herkesten duyabileceğiniz gibi bu adamların en meşhur yemeği Gulaş çorbası. Et, soğan, biber ve patatesten yapılan bir çorba bu. Etli patatesin biraz sulu hali diyebiliriz aslında J denenmesi gerekir.

İçki konusuna gelince ise tek geçeceğim tabi ki de Palinka isimli çok ama çok sert içkileri olacaktır. Herhangi bir bara gittiğinizde mutlaka bundan deneyin. Ancak çeşitli seviyeleri var bu içkinin ve seviye arttıkça fiyat ve alkol oranı da artıyor haliyle. Ben %80 alkol oranına sahip olanından 1 shot yapıp devamında içtiğim diğer içkiler yüzünden hayatımın 15dksını hatırlayamıyorum mesela. Tadı ve içimi kötü ama mutlaka deneyin, deneyince beni hatırlayın J

Eğlence :

Budapeşte, eğlence anlamında çok hareketli bir şehir gerçekten. Gündüzleri hem sokaklar hem de cafe/bar’lar genelde dolu. Asıl hareket ise akşamları başlıyor. Turist yoğunluğunun çok olmasının da etkisiyle her yerde bir parti, bir eğlence bulmanız mümkün. Sonuç olarak gece hayatı oldukça başarılı bir şehir. Tabi doğru mekanı seçebilirseniz J Aşağıda gidilebilecek mekanları sıraladım.

Diğer Avrupa şehirlerinin bazılarında olduğu gibi burada da “Bar Crawl” adı verilen topluluklar mevcut. Şehrin merkezi yerlerinde akşam 9-10 gibi toplanıp, küçük bir meblağ karşılığında (10€) sizi bar bar dolaştıran bir etkinlik bu. Sizin gibi bir çok turistle bar bar dolaşıp eğlenmek gerçekten süper olabiliyor. Kesinlikle tavsiye ederim.

A38 : Nehir üzerinde bulunan ve merkeze biraz uzak olan, şehrin en ünlü ve en pahalı gece kulüplerinden biridir kendisi. Kendisi bildiğin teknedir.

Hellobaby: Merkeze daha yakın, ve yeni açılmış bir mekan. Gidilebilir.

Szimpla : Merkezde, turistlerin çok yoğun olduğu, ruined bir bar/club. Şiddetle tavsiye J

Fogashaz: Yine merkezde ve ruined dekore edilmiş bir bar/club

Ankert : Gece kulübünden daha çok cafeyi andıran ilginç bir mekan. Asıl mekana gitmeden önce uğranılası..

Bed Beach : İstanbuldaki Supper gibi yataklı bir sisteme sahip gece kulübü

Sziget adasındanki gece kulüpleri

A Terasz : Gündüz/gece gidip eğlenebileceğiniz bar/club

Nelere Dikkat Etmeli ?

Bizim başımıza herhangi bir durum gelmese de hırsızlık olaylarının yoğun olduğu konusunda söylentiler var. Her ihtimale dikkat etmeli.

Eğer araba ya da motor kiraladıysanız, park sorunu yaşayabilirsiniz. Çoğu yer paralı ve değişik bir sistemleri var. Tam olarak bilmiyorum ama cep telefonundan park için mesaj atmanız gerekiyor. Araştırmanızda fayda var.

Paranızı bozdururken mutlaka Mavi renkli olan change Officeleri ya da bankaları kullanın. Kırmızı renkli Change Officeler ciddi anlamda kazıklıyorlar insanları. Uzak durun.

Para Birimi / Fiyatlar

Para birimleri Forint’tir . Şehrin her yerinde Dolar ya da Euro hatta bazı yerlerde TL bile bozdurmak mümkün.

1TL = 118 HUF (Forint)
1Euro = 300 HUF
1 HUF = 0,008 TL

Budapeşte genel anlamda ucuz bir şehir. Tabiki her şey İstanbuldan ucuz J Güzel mekanlarda, bir kadeh viskiyi yaklaşık 3-4€’ya, bir şişe birayı 1-3€’ya içebilirsiniz. Yemek içkiye oranla biraz daha pahalı ama rahatsız edecek seviyede değil.

Sözün Özü;

Halen aklımda bu şehirde geçirdiğim zamanlar. Eğer fırsat bulursanız gidin efendim gidin hiç durmayın gidin ! :) gitmeden bana da bir danışın çok önemli tüyolarınız bende !

BELGRAD

Genel Bilgi

Sırbistan’ın meşhur başkenti olur kendileri. Toplam Sırbistan nüfusunun yaklaşık %26’sı (yaklaşık 2 milyon insan) bu şehirde yaşıyor dolayısıyla en kalabalık şehri burası. Bir çok Avrupa ve balkan ülkesi gibi burası da zamanında Osmanlı toprağıymış. 1521 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından fethedilmiş ve 1878 yılına kadar bir Osmanlı toprağı olarak kalmıştır.

Bu kadar yıl Osmanlı hakimiyetinde kalmış bir şehirde bir çok Osmanlı eserine rastlayacağınızı sanıyorsanız kesinlikle yanılıyorsunuz. Birkaç eserden başka hiçbir şey kalmamış maalesef.

Tarihini bir kenara bırakalım ve gelelim güzel şehrin güzelliklerine… Evet bir çok orta Avrupa şehri gibi bu kentin ortasından da nehir geçiyor. Up uzun Tuna nehri gerçekten kente ayrı bir güzellik katmış. Özellikle nehrin etrafı yemyeşil ve yüksek bir noktadan baktığınızda insanı ciddi anlamda dinlendirici bir etkiye sahip. Hele ki seyahatiniz yaz dönemine denk geliyorsa, Tuna nehrinin üzerinde küçük bir adacık olan “Ada Ciganlija” da nehrin ve güneşin tadını fazlasıyla çıkarabilirsiniz.

Şehir iki parçadan oluşuyor. Yukarıda kalan parçada(Nova Beograd) genelde iş merkezleri ve büyük binalar var. Açıkçası turistik açıdan pek görmeye değer bir yer göremedim ben. Asıl hareketli ve görülmesi gereken yerler ise eski şehir, yani Stari Grad’da bulunuyor.

Genel anlamda gayet “yeşil” bir kent burası. Gezilecek yeri öyle çok mu derseniz; açıkçası pek olumlu yanıt veremeyeceğim. Bence dolu dolu 2 gün size fazlasıyla yeterli olacaktır. Daha fazlasının biraz sıkabileceğini düşünerek plan yaparsanız daha iyi olur.

Sırplar’ın Türkler’i pek sevmediğine dair genel bir kanı var ancak biz 4 günlük seyahatimiz boyunca neredeyse her tanıştığımıza Türk olduğumuzu söylememize rağmen herhangi bir problemle karşılaşmadık. Genel anlamda yardımsever bir halk. İngilizce konuşma oranı da iyi denebilir. Belgrad’da çok yoğun bir genç nüfus var gerçekten ve dolayısıyla gündüz-gece eğlence hayatı da oldukça hareketli.

Tanrı’nın buranın insanını yaratırken ayrı bir özen gösterdiğini düşünüyorum açıkçası. Hanım kızlarımızın güzelliklerini geçtim böyle alımlı böyle bakımlı ve böyle çekici kadınları başka bir yerde görebileceğinizi zannetmiyorum. Sırp erkeklerinin de hakkını vermek gerekir ki onlar da baya yakışıklı abilerdi. Hepsinin ötesinde kız-erkek genç-yaşlı bir ırkın hepsi mi fit olur buna bir türlü anlam veremedik J

Belgrad Sokaklarındaki Sanatsal Çalışmalar :)

Nasıl Gidilir ?

Pegasus, Türk Hava Yolları ve Air Serbia’nın haftanın her günü seferleri mevcut. Özellikle Pegasus’tan çok uygun fiyatlı (ortalama 200tl) biletler bulmanız mümkün.

Nerede Kalınır ?

Şehir çok da Turistik olmamasına karşın bir çok hostel, otel ya da ev kiralama seçenekleri mevcut ve inanın bana gerçekten hepsi çok uygun fiyatlı. Yalnız otelinizi yada evinizi ayarlarken harita üzerinde nerede olduğuna dikkat edin. Merkeze çok yakın olduğu halde çok da güvenli olmayan mahallelerde kalabiirsiniz J aynen bizim Taksim ve Tarlabaşı örneği gibi.

Kalacak yerinizi belirlerken Knez Mihailova caddesinden çok da uzak yerler bakmamanızı öneririm. Çünkü bütün hareket o caddenin çevresindeydi bence.

Kalınacak birkaç yer önerisi için aşağıdaki otelleri inceleyebilirsiniz.

http://www.booking.com/hotel/rs/city-break-apartments-chic-amp-luxury.tr.html?sid=4b84c4af547b9354a5567ffcd6aec654;dcid=1

http://www.booking.com/hotel/rs/rezime-diamond.tr.html?sid=4b84c4af547b9354a5567ffcd6aec654;dcid=1

http://www.booking.com/hotel/rs/booking-rooms-bed-amp-breakfast.tr.html?sid=4b84c4af547b9354a5567ffcd6aec654;dcid=1

http://www.booking.com/hotel/rs/hostel-360.tr.html?sid=4b84c4af547b9354a5567ffcd6aec654;dcid=1

http://www.booking.com/hotel/rs/apartmani-skadarlija.tr.html?sid=4b84c4af547b9354a5567ffcd6aec654;dcid=1

Şehir İçi Ulaşım

Belgrad küçük bir şehir olduğu için çok da fazla toplu taşımaya ihtiyacınız olmuyor açıkçası. O yüzden uzun uzun anlatmayacağım. Her yere yürüyerek ulaşmanız mümkün. Kenti şöyle bir turlamak isterseniz 2 numaralı ring tramvayına binebilirsiniz. Geceleri eğlence dönüşü sokaklar çok güvenli gözükmediği için taksi kullanmanızı önerebilirim. Taksilerde, bindiğiniz saatlere göre değişen 3 farklı fiyat tarifesi mevcut. Fiyatları her halükarda istanbul’dan çok daha ucuz.

Bir çok farklı taksi firması mevcut. Taksi firmasına telefon edip bulunduğunuz yere çağırmanız gerekiyor. Sokaktan çevirdiğiniz taksilere binmenizi pek önermem açıkçası çünkü pek çoğu dolandırıcı olabiliyormuş. Bu konuda bizi özellikle uyarmışlardı.

Size mavi başlıkları olan “LUX TAXI” yi öneririm. Hem fiyat anlamında iyiler hem de gayet güvenli ve hızlılar. Siz arayıp yerinizi bildirdikten sonra sizi almaya gelecek taksinin başlığında yazan kod’u bildirip kaç dk içinde geleceğini söylüyorlar. Gerçekten gayet kullanışlı.

Lux taxi telefon : 303-3123

Nerelere Gitmeli ?

Nicola Tesla Museum (Krunska 51) : Kesinlikle bu şehirdeki en özel mekanlardan birisi. Nicola Tesla bilip bilmediğiniz bir çok buluşa imza atarak bugünkü teknolojiye ulaşmamızı sağlayan yegane insanlardan biridir. Elektriği bulmak gibi dünyanın en önemli icadının yanında alternatif akım motorları, uzaktan radyo kontrol, yüksek frekans öncülüğü, dünya çapında telsiz, floresan, dünyanın en güçlü vericisi, iyosfer çalışmaları, radar ve tribünler gibi sayısız buluşa imzasını atmış ve günümüzde kullanılan lazer, MR, radar gibi teknolojilerin altyapısını oluşturmuş mucizevi bir kişiliktir. Bu müzeye gidip ufak bir meblağ ödeyip hem müzeyi gezip hem de yaklaşık yarım saat süren ve Tesla’yı anlatan güzel bir sunum izleyebilirsiniz. Ancak her gün ve her saat giremiyorsunuz. Gitmeden önce incelemenizde fayda var. 

     Workdays: 10 - 18 h
Saturday and Sunday: 10 - 13 h
Monday: Closed

Nikola Tesla Museum

 Kalemegdan Kalesi : Tuna ve Sava nehrinin karıştığı noktada bir sırt üzerinde sessiz, sakin, yemyeşil ve kocaman bir kale. En uç noktasındaki heykelden manzara mükemmel. Vakit buldukça gidilip kafa dinlenesi bir yer. Adı Osmanlı zamanında konulmuştur. Knez mihailova caddesinin sonuna kadar yürüdüğünüzde karşınıza çıkacaktır.

Kalemeydan

Kalemeydan

Saint Sava Kathedrali (Vračar, Belgrade) : 1595’te Osmanlı Paşası Sinan Paşa tarafından yaptırılmıştır. Şehrin bir çok yerinden gözünüze çarpacaktır. Gittiğinizde, “bildiğin cami bu!” diyebilirsiniz sıkıntı yok J tek farkı minarelerinin olmayışı.

Caddenin sonunda gözüken: St.Sava Kathedrali

Damat Ali Paşa Türbesi : Petrovaradin muharebeleri sırasında şehit olan Damat Ali Paşa burada yatmaktadır. Belgrad’da korunmuş ender Türk eserlerindendir. Kalemeydan’ın içerisinde karşınıza çıkacaktır.

Damat Ali Paşa Türbesi

Cumhuriyet Meydanı / Trg Republike : Genelde buluşma noktasıdır. Ektrafında bir çok yeme/içme yeri bulunur.

Cumhuriyet Meydanı

Saint Mark Kilisesi / Crkva Svetog Marka (Palilula, Beograd) : 1835 yılında yapılmış çok ahım şahım bir kilise olmamasına rağmen Belgrad için gidip görülebilecek bir yer.

St. Mark Kilisesi

Knez Mihailova Caddesi / Ulica Kneza Mihaila: Bizim istiklal caddesi diyebiliriz aslında. yukarıda biryerlerde de bahsettiğim gibi bütün hareketlilik bu cadde etrafında dönüyor. İsteseniz de istemesenizde bu caddeyle yolunuz kesişecektir.

Skadarska Caddesi / Skadarska Ulica : Akşamları eğlenceli olan baya turistik bir cadde. Akşam yemeği ve eğlencesi için gayet uygun. Sazlı sözlü güzel yemekler için mutlaka uğrayın derim.

STRAHINJIĆA BANA : Bizim bağdat caddesi ayarında ama daha küçüğü bir cadde hayal edin. Kafe, bar ve restourantları oldukça başarılı ama tabi fiyatlar diğer mekanların bir tık üzerinde olmasına rağmen gitmenizi tavsiye ederim.

Ada Ciganlija : Sava nehrinin ortasında bir adacık. Farklı farklı işletmelere ait bir sürü kumsalı var. Hem nehre girebilir hem de güneşlenebilirsiniz. Zamanınız olursa mutlaka gidin derim.

Yugoslav Savunma Bakanlığı Binası(Ulica Nemanjina)  : 1999 yılında Nato tarafından bombalanmış bu bina hiçbir tadilat görmeden eski haliyle ibret olsun diye saklanmaktadır. Sırplar için manevi değeri yüksek bir yer. Bildiğim kadarıyla bu binayı Türk jetleri bombalamış ve bu sebeple binaların etrafında Türkiye’yi çağrıştıracak şeyler giymenizi, taşımanızı çok önermem. Çok alenen fotoğraf çekenlere de pek iyi bakmıyorlar benden söylemesi.

Eski Saray / Stari Dvor : Günümüzde Belgrad şehir meclisine ev sahipliği yapmakta olan adından anlaşılacağı gibi eski bir saray. Gidip fotoğraf çekilebilir.

Parlamento Binası (13 Nikola Pasic Square) : Merkeze oldukça yakın bir konumda. Halen aktif olan bu meclis binası gidip görebilirsiniz.

Parliament Building

Ne yemeli, Ne içmeli ?

“Bu adamlar sabah akşam hamur işi yiyip nasıl bu kadar fit kalıyorlar abi?!!” cümlesini sık sık kuracaksınız eminim. Çünkü her yer hamur işi her yer fırın J

Sırpçada “Pekara” fırın demek. Çokça göreceksiniz etrafta. Bunlar arasında bir çok şubesini göreceğiniz Pekara Tripkoviç (özellikle bombalanan savunma bakanlığının yakınında olan) ve Pekara TOMA (isminden ötürü bir garip olmuyor değil insan) öneririm. Gidin, yiyin ve çatlayın efendim!!

Hamur işi dedik, Burek’ten bahsetmezsek olmaz. Bi nevi bizim börek gibi ama sunumu ve tadı biraz daha farklı. Bazı Pekaralarda bulup deneyiniz.

Hamur işi dışında bence gayet başarılı ve et ağırlıklı mutfakları var. Genelde domuz eti tercih ediliyor ancak dana eti de bulmanız mümkün. Restaurant olarak çok öneri vermeyi sevmem çünkü herkesin damak tadı ayrıdır ama ambiyans ve etlerini tek geçeceğim Znak Pitanje Restaurant’a mutlaka gidin ve et’e doyun. Üzerine de bildiğiniz lokumlu türk kahvesi getirirlerse şaşırmayın ve götürün J Yanında birayla çok sağlam yememize rağmen kişi başı 30-40tl civarı bir meblağ ödemiştik.
(Adres: Ulica Kralja Petra,6 / Kalemeydana çok yakın. Kapısında “?” simgesini göreceksiniz.)

Znak Pitanje Restaurant

Geziye Selam !!

Eğlence :

Eveeeet. Belgrad dedik mi orta avrupanın ve balkanların belki de en hareketli gece hayatının olduğu yere geldik demektir. Ciddi anlamda iyi mekanlar, çok ucuz fiyata içkiler, güzel kızlar/yakışıklı erkekler  ve deliler gibi eğlencenin adresi burası. Ancak mekan seçimi yaparken dikkatli olmak gerek çünkü günlere göre mekanların konseptleri değişebiliyor.

Biz Belgrad’da bir çok gece klubüne gittik ve hepsinden de memnun kaldık. Bunları size tek tek anlatmak yerine gitmek istediğiniz mekanlarda size çok yardımcı olacak bir site önereceğim. Mutlaka bir yere gitmeden önce göz atın. Hangi gün hangi partiler olduğunu bulabilirsiniz. (Yazın gidiyorsanız nehir üzerindeki mekanlara gidin mutlaka. Kışın ise MAGACIN ve Mr. Stephan Brown şiddetle tavsiye)
http://belgradeatnight.com/clubs

Nelere Dikkat Etmeli ?

Tatilim boyunca çok da dikkat edilecek bir şeye rastlamadım aslında. Çok kenar köşe mahallelerde takılmayın yeter. Taksiler konusunda nelere dikkat etmeniz gerektiğini yukarıda anlattığımdan tekrar değinmeyeceğim.

Para Birimi / Fiyatlar

Sırplar para birimi olarak dinar kullanıyorlar (RSD) ve 1RSD=0,03TL’ye denk gelmektedir.

Genel anlamda ucuz bir şehir burası. Alkol neredeyse her mekanda ucuz. Ortalama bir mekanda bir biraya yaklaşık 3-4tl, bir kadeh viskiye 5-6tl ödersiniz. En ünlü gece klübünde ise bir şişe Absolout’u yanındakilerle birlikte 180-200tl’ye açtırmanız mümkün. Gittiğiniz yerde rahat etmek ve delice eğlenmek istiyorsanız şişe açtırmanızı mutlaka tavsiye ederim J Yoksa zaten çok kalabalık olan mekanlarda sağa sola zar zor sallanarak dans etmekten öteye geçemezsiniz.

Sözün Özü;

Sırbistan’ın Türkiye’ye vize uygulamamasını da göz önüne aldığımızda hafta sonu tatili için biçilmiş kaftan diyebilirim Belgrad için.

ODESSA

Genel Bilgi

Ukrayna’nın karadeniz kıyısında bulunan ve tam anlamıyla tatil ve eğlence için gidilebilecek bir şehir Odessa. Temmuz-Ağustos ayları en hareketli dönemlerini geçirir. Ben Ağustos ayında gitmiştim ve hava gerçekten güzeldi. Gündüz çok bunaltmayacak şekilde sıcak, akşam ise üşütmeyecek şekilde hafif esintili..

Şehirde gündüz denize girmek ve cafede oturup bir şeyler içmek dışında çok fazla yapılacak bir şey yok açıkçası. Yani fotoğraf makinemi alayım da ilginç yerlere gidip güzel kareler yakalayım diye bir düşünceniz varsa hayal kırıklığına uğramanız mümkün J

Ancak gündüz, insanların denize girdiği, şort ve bikinilerle rahat rahat dolaştığı normal bir tatil şehri olan Odessa gece olduğunda çok farklı bir kimliğe bürünür. Gece hayatı ciddi anlamda çok hareketli bir yer burası. Gece başlayıp sabah 6-7’ye kadar devam eden partilerde kendinizi kaybedebilirsiniz aman dikkat J

İnsanların çoğunun maalesef İngilizceyle uzaktan yakından pek bir alakası yok. Olanların da aksanlarından dolayı söylediklerini çözmek biraz zaman alan bir durum. Rusça biliyorsanız hayat size güzel.

Erkeklerin genelinin en çok merak ettiği konuya gelecek olursak; evet arkadaşım Odessa’lı hanım kızlarımız ciddi ciddi çok güzeller J İlk 2 gün aptallaşabilirsiniz hatta ama sonra alışırsınız merak etmeyin.

Nasıl Gidilir ?

Ukraine International Airlines, Türk Hava Yolları ve Onur Air’in uygun fiyatlı tarifeli seferleri mevcut Çok yoğun olmayan zamanlarda yaklaşık 300-400tl civarına gidiş-dönüş bilet bulabilirsiniz. Ben seyahatimde UIA’yı tercih ettim. Uçakları çok yeni olmasa da herhangi bir sorun olmadan gidip gelebildik J

Nerede Kalınır ?

Eğlence mekanlarına yakın olsun derseniz Arcadia en uygunudur. Burada havuzlu ve büyük otellerde kalabileceğiniz gibi daha küçük çaplı otellerde kalabilir ya da ev kiralayabilirsiniz. Arcadia civarında ev kiralamanın bedeli günlük yaklaşık 80-100$ civarında. Ev’i internetten bulabileceğiniz gibi, tren istasyonunun etrafında onlarca ev kiralamaya çalışan insanlardan yararlanabilirsiniz. Gerçi neredeyse hiç birinin İngilizce bilmemesi ve merkezde dedikleri evlerin saçma sapan yerlerde çıkması da can sıkıcı durumlar tabi J

Şehir İçi Ulaşım

Eski Sovyet ülkelerinin neredeyse tamamında olduğu gibi Troleybüs hakimiyeti var bu şehirde. Troleybüsler dışında dolmuş mantığıyla çalışan Midibüsler mevcut. Yalnız dikkat etmeniz gereken ücretinizi bindiğinizde değil indiğinizde vermeniz gerekiyor. Evet biraz garip bir durum ama yapacak bir şey yok J

Toplu taşıma dışında gelelim taksilere.. Aslında iki tür taksi var burada. Bir tanesi legal(!) olan ancak tamamen pazarlığa dayalı sistemleri olan taksiler. Bir diğeri de trafikteki diğer tüm araçlar. Evet yanlış duymadınız! Trafikteki herhangi bir araca el işaretiyle “dur” yapınca büyük çoğunluğu durur ve pazarlık başlar J Genelde legal taksilerden daha ucuza gideceğiniz yere gidebilirsiniz ama ne kadar güvenilir orası tartışılır.

Nerelere Gitmeli ?

• Devlet Opera Binası : Şehrin merkezinde,  Deribasovskaya Sokağı’nın sonunda bulunur. Bina çok çok görkemli olmasa da fotoğrafı çekilecek nadir yerlerdendir. Ha tabi Odessa’ya gitmişken bir de opera dinlemek isterseniz de gidilebilir.

• Deribasovskaya Caddesi : Gündüzleri Odessa’nın en hareketli caddesidir. Çeşitli cafe/barlarda hem yemek yer hem de soğuk biralarınızı yudumlayabilirsiniz.

• Primorsky Bulvarı : Büyükçe bir park. Görülebilir ama yani park sonuçta J

• Potemkim Merdivenleri : Potenkim Zırhlısı filminin meşhur kıyım sahnesinin çekildiği bu merdivenleri gidip görebilir ve ilginç fotoğralar çekebilirsiniz.

Opera Binası

Deribasovskaya Caddesi

Deribasovskaya Caddesi

Ne Yemeli ?

Açıkçası çok da ukraynaya özel bir şeyler yiyemedik biz. Şehirde bir çok Azeri ve Gürcü mutfağından örnekler sunan  yerler var. Buralarda çok lezzetli etler yediğimizi söyleyebilirim. Bunların dışında
Deribasovskaya sokağında sağlı sollu bir çok yeme-içme seçeneği mevcut. Fiyat/Performans oranları da gayet makul.

Fast food zincirlerinden Mc Donald’s dışında neredeyse hiçbirini göremedik biz ki zaten tatilde çok da aranmaması gereken bir şey bence.

Eğlence :

İşte bu şehire gelmek için kayda değer tek konuya geldik.  Gündüz ve gece nerelere gitmeniz gerekir aşağıda madde madde sıraladım. Eğlence mekanlarının çoğu Arcadia bölgesinde yer alır. Hiçbir club’ta dam sorunu gibi saçma bir şey yaşamazsınız. Ancak kendinizi eğlenmeye kaptırmadan önce “Nelere Dikkat Etmeli ?” başlığını incelemenizi şiddetle tavsiye ederim. Buarada eğlence mekanlarının çoğunda giriş ücreti olduğunu belirtmekte fayda var ama öyle gözünüzü korkutmasın çok büyük meblağlar değil.

İbiza : Gündüz açık havuzları, kumsalı, ve eğlenceli ortamıyla kesinlikle gidilmeli. Gece ise tartışmasız Odessa’nın en iyi club’ı halini alır. Sabaha kadar süren partilerin sonu genelde havuzda biter J Odessadaki en yüksek fiyatlara sahiptir. Fiyatları istanbuldaki mekanlara yakındır. Yalnız fazla çılgın partiler oluyor benden uyarması.

İtaka : İbizanın hemen yanında bulunur. İbiza kadar olmasa da iyi eğlenebilirsiniz. Fiyatları İbiza’ya yakındır.

Western : İbiza ve İtaka’ya göre fiyatlar daha ucuz olsa da eğlence olarak pek bir farkı olmadığını söylemek gerekir. Yaklaşık 100$’a pek kaliteli olmasa da 3 şişe vodka açmak mümkün .

Ibiza Beach Club

Ibiza Club (*alıntıdır)

Itaka club (*alıntıdır)

Nelere Dikkat Etmeli ?

Açıkçası pek güvenli bir şehir değil Odessa. Eğer bir tanıdığınız yoksa dolandırıcılara, serserilere ve polislere karşı çok ama çok dikkatli olmalısınız.

Dolandırıcılar özellikle gece kulüplerindeki erkeklerle ilgileniyorlarmış. Gözüne kestirdiklerini türlü numaralarla kandırıp neyi var neyi yok soyma kabiliyetleri varmış. Dikkatli olun, herşeye inanmayın.

Serserilere gelecek olursak, özellikle eğlenceden sonra geç saatlerde sokaklarda oldukça fazla bulunur. Odessa’lı gençlerin çoğu içtikten sonra bu kategoriye girebilir. Gerçekten kavgacı insanlar. Ortada bir şey yokken olay çıkarıp size büyük bir gurupla saldırabilirler. Böyle durumlara fazla karışmamak için geç saatlerde sağda solda çok takılmamak gerekli. Eğlendikten sonra doğru otelinize J

Gelelim polislere.. bu adamlar tam bir baş belası. Sizin turist olduğunuzu anladıkları anda hemen yanınıza yanaşır ve sizden pasaportlarınızı ister. Bir süre sorular sorup sizi oyaladıktan sonra hediye(!) babında rüşvet vermenizi isterler. Eliniz mahkum vereceksiniz başka yolu pek yok. Ancak bizdeki çingeneler gibi pazarlığı 50$’dan başlatıp 5$’a anlaşmanız mümkündür J

Bu ülkede adalet biraz garip işliyor. Neredeyse tamamen paraya dayalı. O yüzden siz siz olun başınızı belaya sokmamaya bakın. Tatiliniz burnunuzdan gelebilir.

Para Birimi / Fiyatlar

Ukraynalıların para birimi Grivna’dır ve yaklaşık olarak 1TL = 4,1 UAH

Öncelikle Odessa’ya giderken mutlaka yanınızda Dolar götürün. Çünkü Euro ya da TL’yi bozdurmanız gerçekten zor olabilir. Bazı yerlerde ödemenizi dolarla yapabilirsiniz ama zorluk yaşamamak için rahatça bulabileceğiniz change Officelerde paranızı UAH’a çevirebilirsiniz.

Fiyatlar konusuna gelecek olursak; genel anlamda İstanbuldan ucuz olduğunu söyleyebilirim. Malumunuz özellikle vodka marketlerde neredeyse suyla aynı fiyat. Ancak ithal olan içkiler öyle çok da ucuz değiller.

Yemekler öyle aşırı ucuz değil. Ama İstanbulda ödeyeceğinizin 3’te 2 sine, çok güzel mekanlarda çok güzel yemekler yemeniz mümkün.

Gece kulüplerindeki fiyatlara gelecek olursak, İbiza-İtaka ve benzer gece kulüplerinde bardak içki fiyatları İstanbulun bir tık altında olsa da ( ortalama 5-10tl) şişe fiyatları neredeyse İstanbulla aynı. Örneğin, İbizada Finlandia ayarında vodkayı yaklaşık 300-350tl civarında açabilirsiniz.

Diğer kulüplerde fiyatlar çok daha düşük olacaktır.

Gündüzünüzü havuzlarda değerlendirmek isterseniz, örneğin İbizaya giriş ve havuzbaşında şezlong ücreti 15-20tl civarındaydı. İçerideki içki fiyatları da normal seviyede.

Sözün özü ;

Yaz aylarında vizesiz ve çok uzak olmayan bir yerlere gideyim, deniz-havuz’un tadını çıkarayım, gece de deliler gibi eğleneyim derseniz Odessa sizin için doğru adres J